• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
  • https://www.facebook.com/kitapkonagi
  • https://api.whatsapp.com/send?phone=+905334645270
Okuyalım, Okutalım
Takvim
Site Haritası
Ali Haydar Koyun
Paralimpik Oyunları Duyanınız Var Mı?
03/11/2016
  
 
Sözün Özü
 
Dört yılda bir yapılan ve tüm dünyanın heyecanla beklediği 2016 Yaz Olimpiyatları, 5 Ağustos – 21 Ağustos 2016 tarihleri arasında Brezilya'nın en büyük ikinci kenti olan Rio de Janeiro'da yapıldı. 
 
5 Ağustos – 21 Ağustos 2016 tarihleri arasında Brezilya'nın Rio de Janeiro'da kentinde yapılan 2016 Yaz Olimpiyatlarına Türkiye, 55'i erkek, 48'i kadın olmak üzere toplam 103 sporcuyla katılarak mücadele etti. 21 spor dalında 103 sporcuyla mücadele eden Türkiye, 1 altın, 2 gümüş ve 2 bronz güreşte, 1 gümüş halterde, 1’er atletizm ve taekwondo da madalya kazanarak sıralamada 41. sırada yer aldı. 
 
Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de olimpiyat oyunlarını duymayan ve bilmeyen yok gibidir. Dört yılda bir yapılmasına rağmen oyunlar biter bitmez dört yıl sonra yapılacak olan oyunlar sabırsızlıkla beklenir. Kahve köşelerinde, evde, işyerinde, sokakta, alışverişte kısacası her alanda konuşulan tek konu gibidir diyebilirim. Tüm dünya adeta ekranlara kilitlenerek oyunları izlerler.
 
Oyunlara katılan ülkelerin yöneticileri bu oyunların ülkelerinde yapılmasını sağlamak ve katılan sporcularını desteklemek amacıyla büyük bütçeler ayırırlar. Gelin görün ki büyük bütçeler ayrılan ve tüm insanların bildiği bu olimpiyatların dışında birde engelli sporcuların katıldığı paralimpik oyunları yapılmaktadır. İşin en acı tarafı ise tüm dünyada en az olimpiyatlar kadar önem ve değer verilen paralimpik oyunları nedense ülkemizde pek önem ve değer görmemektedir.  
 
5 Ağustos – 21 Ağustos 2016 tarihleri arasında yapılan 2016 Yaz Olimpiyatlarının ardından 7 Eylül – 18 Eylül 2016 tarihleri arasında da 2016 Paralimpik Yaz Oyunları yapıldı… Yapılan 2016 Paralimpik Yaz Oyunlarının detayına geçmeden önce kısaca tarihine bir göz atmak istiyorum. 
 
Engelli insanlar için dünyada ciddi anlamda sportif çalışmaların başlangıcı 1 Şubat 1945 olarak kabul edilir. O tarihte İngiltere’de Londra’ya 70 kilometre mesafedeki Aylesbury kentinde Stoke Mandeville Rehabilitasyon Merkezi’nde Dr.Ludwig Guttmann tarafından II. Dünya Savaşı’nda şarapnel parçaları ile çeşitli şekillerde yaralanmış parapleji hastalarının rehabilitasyonu için spor kullanılmaya başlanmıştır. Dr.Guttmann ilk olarak okçuluk, bowling, bilardo ve masa tenisini kullanmaya başlamıştır. 
 
Daha sonra bu olayı takım sporlarına taşıyan Dr.Guttmann tekerlekli sandalye ile önce polo, sonra da basketbol oyunlarını kullanmaya başladı. Kısa bir süre sonra diğer spor dalları eskrim, cirit, gülle, tekerlekli sandalye yarışı, tekerlekli sandalye ile slalom yarışı ve halter spor dalları olaya katılmıştır. Dr.Guttmann 28 Temmuz 1948 tarihinde I.Stoke Mandeville Özürlüler Oyunları’nı düzenlemiştir. Bu oyunlara savaş gazisi 16 kişi katılmıştır.1949’da düzenlediği ikinci oyunların ödül dağıtımı sırasında Dr.Guttmann “Özürlülerin spor etkinliklerinin İngiltere sınırlarının dışına çıkartılıp, uluslararası düzeye getirilmesini” önermiştir. O dönemde çok ilgi görmeyen bu öneriden üç yıl sonra 1952’de Hollanda’dan küçük bir özürlü sporcu kafilesi gelmiş ve ilk uluslararası ilişki gerçekleşmiştir. 
 
1956 Melbourne Olimpiyat Oyunları sırasında Uluslararası Olimpiyat Komitesi, Stoke Mandeville Oyunları Organizasyon Komitesi’ne “Olimpik İdeale Hizmet” ödülü vermiştir. 
 
1957 yılında yapılan oyunlara ise İngiltere dışından 360 sporcu katılmıştır. Aynı yıl kurulan bir “Stoke Mandeville Oyunları Komitesi” kurulmuştur. Oyunlar üç yıl art arda orada yapılmış ve daha sonra olimpiyatların yapıldığı şehirlerde yapılması kararlaştırılmış ve Paralimpiyatlar, Paralimpik Oyunlar doğmuştur. 
 
Daha sonra sırasıyla 1960 Roma İtalya, 1968 Tel Aviv İsrail, 1972 Heidelberg Almanya, 1976 Toronto Kanada, 1980 Arnhem Hollanda, 1984 New York ABD / Stoke Mandeville İngiltere, 1988 Seul Kore Seul, 1992 Barcelona İspanya, 1996 Atlanta ABD, 2000 Sydney Avustralya, 2004 Atina Yunanistan, 2008 Pekin Çin, 2012 Londra İngiltere ve son olarak da 2016 Rio de Janerio’da yapılır.
 
Yaz Olimpiyatlarının ardından yapılan Paralimpik Yaz Olimpiyatlarının doğuşu işte böyle başlamıştır.
 
5 Ağustos – 21 Ağustos 2016 tarihleri arasında Brezilya'nın Rio de Janeiro kentinde düzenlenen 2016 Paralimpik Yaz Oyunlarına Türkiye’de bedensel engellilerde 49, görme engellilerde 29 ve özel sporcularda 1 kişi olmak üzere toplam 79 sporcuyla katıldı. 
 
2016 Paralimpik Yaz Oyunlarına 79 sporcuyla katılan ülkemiz golbol, atletizm, halter, masa tenisi, judo ve atıcılık sporu olmak üzere toplam 6 branşta yarıştı. 
 
Ay yıldızlı sporcularımız yarışmalarda verdikleri büyük mücadeleler sonucunda ülkemize 3 altın, 1 gümüş ve 5 bronz olmak üzere toplam 9 madalya kazandırdılar… 2016 Rio Paralimpik Oyunları'ndaki madalya sıralamasında Türkiye, 34'üncülüğü elde etti...
 
İlk altın madalyamızı Nazmiye Muslu Muratlı elde etti. Kadınlar kategorisinde 41 kiloda mücadele eden milli haltercimiz, 104 kiloluk kaldırışıyla dünya rekoru kırarak altın madalyaya ulaştı ve 2012 Londra Paralimpik Yaz Oyunları’ndan sonra üst üste ikinci kez paralimpik altın madalyası alan ilk sporcumuz olarak tarihe geçti. 
 
İkinci altın madalyamızı ise masa tenisinde yarışan Abdullah Öztürk, class 4 kategorisinde Çinli rakibini 3-1 mağlup ederek Türkiye’ye ikinci altın madalyayı kazandırdı. Abdullah Öztürk, kardeşi Ali Öztürk ile birlikte katıldığı çift erkeklerde ise ülkemize bronz madalya kazandırdı…
 
Avrupa şampiyonu olan Golbol Kadın Milli Takımımız paralimpik oyunlarında altın madalya alarak, oyunlar tarihinde Türkiye’ye takım sporlarındaki ilk şampiyonluğunu getirdi. Sümeyye Özcan, Buket Atalay, Gülşah Düzgün, Seda Yıldız, Sevda Altunoluk ve Neşe Mercan’ın forma giydiği Golbol Kadın Milli Takımımız, 6’da 6 galibiyetle geldikleri finalde Çin’i de 4-1 yenerek mutlu sona ulaştı. Türkiye böylece oyunlardaki üçüncü altın madalya kazanma sevincini yaşadı.
 
Kübra Korkut masa tenisi class 7’de finalde Hollandalı rakibine yenilerek ikincilikte kaldı ve ülkemize oyunlardaki tek gümüş madalyayı kazandırmış oldu. Judoda Mesme Taşbağ ve Ecem Taşın, atletizmde Semih Deniz, atıcılıkta Ayşegül Pehlivanlar da kürsünün üçüncü basamağına çıkarak bronz madalya aldılar. Paralimpik Oyunları’na 1992 Barcelona’dan bu yana katılan ülkemiz, böylece 6 altın, 6 gümüş, 11 bronz olmak üzere toplam madalya sayısını 23’e yükseltti. 
 
Sözün özü olarak, olimpiyatlar başlamadan aylar öncesinde tüm görsel ve yazılı ulusal medya organlarında çarşaf çarşaf yer alırken üzülerek belirteyim ki paralimpik oyunları TRT Spor Kanalında Cem Çınar’ın üstün gayretleriyle hazırlanarak yayınlanan Engelsiz Spor programında naklen yayınlanırken nedense diğer medya organlarında çok az yer alır. Bu nedenle toplum olarak engelli sporcularımızın büyük başarılarından çok az kişi haberdar olur. Bunun nedenlerinin başında engelli sporuna başta devlet yöneticilerinin sahiplenmemesi, sağlıklı bir politika üretilememesi ve yeterince bütçe ayırarak desteklenmemesi gibi nedenler gelmektedir. Spor denilince her insanın aklına başka spor dalları yokmuşçasına varsa yoksa futbol gelmektedir… Toplum kadınıyla erkeğiyle, yaşlısıyla genciyle, zenginiyle fakiriyle, güzeliyle çirkiniyle, zayıfıyla şişmanıyla, uzunuyla kısasıyla, engellisiyle engelsiziyle kısacası her ne şekilde olursa olsun tüm insanlarla bir bütündür… Bu bütünlüğün bir parçasını yok sayarsanız, görmezden gelirseniz ve eşit bir şekilde destek vermezseniz o zaman toplumun bütünlüğünden bahsedemezsiniz… Son olarak büyük bütçelerle desteklenerek olimpiyatlara katılan sporcularımızın sayısı ve aldıkları madalyalar ile çok az bir destekle paralimpike katılan engelli sporcularımızın sayısı ve aldıkları madalyaların ve elde ettikleri başarıların kıyaslanmasını ise varın sizler yapın artık… 
 
Ali Haydar Koyun
Engelli Aktivist
E-Posta: alihaydarkoyun@hotmail.com
https://twitter.com/alihaydarkoyun


1418 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

Rakamlarda büyük, güç de zayıf olan topluluk - 11/01/2022
Rakamlarda büyük, güç de zayıf olan topluluk
İyilik yapmak isterlerken kötülük yapıyorlar - 09/11/2021
İyilik yapmak isterlerken kötülük yapıyorlar
Bir insan lokantaya neden gider? - 10/09/2021
Bir insan lokantaya neden gider?
İşgüzar Görevlilerin Yaptıkları Hatalar - 28/08/2021
İşgüzar Görevlilerin Yaptıkları Hatalar
Teşhir etmek mi gerekiyordu? - 14/08/2021
Teşhir etmek mi gerekiyordu?
Kernek’e çözüm, engelliye gelince sürün! - 30/07/2021
Kernek’e çözüm, engelliye gelince sürün!
Belge tamam, peki ya ceza? - 21/06/2021
Belge tamam, peki ya ceza?
Orkestrada Es Geçilen Erişilebilirlik Enstrümanı - 31/05/2021
Orkestrada Es Geçilen Erişilebilirlik Enstrümanı
“Can’ım tenimden ayrıldı…” - 21/05/2021
“Can’ım tenimden ayrıldı…”
 Devamı
Fikir Konağı
Abdullah Küçük
Ev Hapsi Günlerinden

Ali Haydar Koyun
Rakamlarda büyük, güç de zayıf olan topluluk

Derya Kadıoğlu
Yalvaç'ın İnsanları

Fırat Han Koçak
Dünyayı Sömüren Küresel Çeteler - 4

Hanife Mert
Eylül ve Hüzün

Zehra Gaylan Yüksekkaya
"Sahi, Neydi Bayram?"

Abdullatif Acar
Umut Adına Martı Olmak

Afşin Selim
Kitapla Diriliş

Ahmet Aytaç
Yazmak kolaydır, Okutturmak büyük marifet ister...

Altun Özmeşe
Kalpteki Kor Parçası

Aslı Ersoy
Zıtlıkların Öğretisi*

Aynur Hazar
Nice Ömürler Eskir Yaşamanın Teninde

Ayşen Kurban
Eksiğim

Aytekin Duran
Görmek ve Duymak Nasıl Bir Duygudur...

Beyhan Uygur
Şekerci Dede ve Tonton Eşi

Burak Kılıçaslan
Burak Kılıçaslan: Emin Demir ile "Ferman" Üzerine Bir Söyleşi

Çağrı Cebeci
Çağrı Cebeci: Yaşlılık

Dilruba Başak
Her Şey Sevince Güzel

Diyanet İşleri Başkanlığı
Öfkeye Hakim Olmak

Engin Dinç
Dil Belası

Ergül Yılmaz
Bir Demet Şiir

Gamze Karadağ
Kayahan Demir: Gaipten Sesler

Gamze Parlak
İnsanlık Nereye Gidiyor

Gözde Karadağ
Gözde Karadağ: Hakan Yusuf Yılmaz - Alpagut Budun 1 Beklenmedik Keşif

Gülhan Teke Genç
Evrildik (mi?)

Hatice Yatkın Yetişen
Adımı Unutma (İmza: Kadın) / Kitap Yorumu

Havva Yaşar
Tefekkür Üzerine Hasbihal

Hayrettin Gönül
Zaferimiz Daha Bir Yaşında!

İbrahim Ethem Gören
Bir Burak bekleniyor!

İlhan Özgür
Türk Eri

Kaşif Meriçli
Kaşif Meriçli: Little Fugitive

Mahmut Ferhat Alptekin
Demokratik Sol

Mecbure İnal Vela
Çizdim, oynamıyorum!

Mehmet Aydın
Ömer Faruk Kaya: Sus ve Bana Aşkı Anlat

Merve Güney
Güneşin Kızı Biterken

Meryem Seyda Parlak
Psikoloji’ye (Ruh Bilimine) Olan İhtiyaç

Muharrem Dere
Doğu, Batı. Dost, Düşman! Kime Göre?

Murat Ginlik
Kısacık ve Çok Uzun Bir Hikâye

Murat Şaşzade
Küçük Tuhaflıklar

Mustafa Gündoğdu
Ölüm Var...

Nagihan Örsel
Sadece SEN!

Nazan Arısoy
Yağmur'un Aşka Teslim Oluşu

Necati Dilek
Uğruna Şiirler Yazılan Kadın

Necdet Bayraktaroğlu
Büyük Türk Devlet Adamı Timurhan'ın Hayatı, Vasiyeti ve Yasası olan Tüzükat-ı Timur

Nermin Güday Kaçar
Asker Yolu Beklerim

Nurcan Dağ
Yalancı Pollyanna Kitap İncelemesi

Nurhan Işkın
Dedemin Saati

Nurittin Günay
Babamın Jübilesi

Özlem Akşit
Selamlaşma Geleneğinin Toplum ve Gençliğimiz İçin Anlam ve Önemi

Pakize Şeyma Kandemir
Salgının Yeni Yazarları 1

Selahattin Doğan
İyilikde İnatlaşmak

Şükran Pınarcan
Duran Çetin Cüneyt kitabı yorumu

Turan Yalçın
Çay Felsefesi

Yasemin Ilgın
Yasemin Ilgın: Hayallerim

Zeynep Didem Gezgin
Merhamet