Yazmak benim için iç huzurumu bulma yolu. Bize kısaca kendinizi tanıtır mısınız? Mustafa Turay: Merhaba, kendimden kısaca bahsedecek olursam 1991 tarihinde Mardin’de doğdum. Hayatımın büyük bir bölümü Mardin’de geçti. Şimdi ise Diyarbakır’da yaşamaktayım. Genelde sakin bir kişiliğim vardır, kendi iç dünyama kapanık biriyimdir. Duygusal bir yapıya sahibim ve özelliğimin şiirlerime yansıdığını düşünüyorum. Eğitim hayatıma değinecek olursam sanata yönelik bir bölüm okumak istedim fakat ilk önce Dış Ticaret, ardından Kamu yönetimi bölümlerini bitirdim. Daha sonra pedagojik formasyon eğitimi aldım. İş hayatımda ise bir süre ücretli öğretmenlik yaptım. Ardından belediye zabıta biriminde çalıştım. Bunlar hep geçici işler oldu. Son olarak ise Diyarbakır’a infaz koruma memuru olarak atandım. Yazdığım şiirlerle uyuşmayan bir iş hayatım var lakin bir şekilde hayatımı idame ettirmek zorunluluğunu da unutmamak lazım. Sadece yazdığım kitapla yahut dergilerdeki yazılarımla geçimimi sağlamam imkânsız bir durum ama bu edebiyata, sanata olan sevgimi hiç eksiltmiyor aksine daha çok arttırıyor. Ben yazmayı bir iş olarak görmüyorum. Hiçbir gelir beklentim olmadı bundan, kendi iç huzurum için yazmaktayım. Yazmaya başlama hikâyenizi öğrenebilir miyiz? Mustafa Turay: Yazma hikâyem ilk olarak sinema yazılarıyla başladı, sinemayı çok seviyorum. Ardından düz yazılar ve öyküler derken hep yapmak istediğim fakat kendimi hazır hissetmediğim şiirlerimi yazmaya başladım. Gün geçtikçe kendi duygu ve hislerimi daha iyi aktarmaya ve bunu geliştirmeye çalıştım. Yazdıkça biriken şiirlerim ve iç dünyam birden karşıma dikildi ve saklı kalmaktan kurtulmak istediklerini duyar gibi oldum. Artık bu içimde alev alev yanan bir isteğe dönüştü. Böylece “Gök Gürültülü Sağanak Yaşam” adlı şiir kitabım hayat buldu. Kaç kitap yayınladınız konusu nedir? Mustafa Turay: Tek kitabım var o da 123 şiirden oluşmakta ve genelde duygusal yoğunluğu ağır basan ve düşsel öğeleri yoğun şiirler var. Duygusal yoğunluk derken de hüzün, karanlık, melankolik, öfke ve sitemden meydana gelmekte. Uzun lafın kısası pek de insanın içini açacak satırlar olduğun düşünmüyorum. Tam bir hüzün kitabı diyebilirim. Yazmak mı yayınlamak mı zor? Mustafa Turay: Şiir yazmak en zor yazılan yazım türü diyebilirim. Tamamen o anki hislerden oluşur. Anlıktır, plansızdır, ansızın gelir ve zamanı yoktur. Yayınlama konusuna gelirsek doğru yayınevini bulmak ve maddi olarak en az maliyetle yayınlamak kolay değil.
Yazarken hangi kaynaklardan beslenirsiniz? Mustafa Turay: Yazarken pek kaynak kullanmam. Tamamını kendi hislerime, düşüncelerime dayanarak yazarım ve çoğunlukla ilhamın gelme durumuna bağlı. Çok okuyor musunuz? Çok genç okumadan yazıyor piyasa kalitesiz kitaplarla dolu fikrine katılıyor musunuz? Mustafa Turay: Elimden geldiğince okuma çabası içerisindeyim, iş yoğunluğundan vakit buldukça okurum. Evet, ne yazık ki kalitesiz kitap sayısı çok, özellikle de ergen diye nitelendirdiğim, kitap bile demeye bin şahit isteyen kitaplarla dolu piyasa ve ne yazık ki en çok satanlar bunlar. Yazmak sizin için ne ifade ediyor? Mustafa Turay: Yazmak benim için iç huzurumu bulma yolu. İç dünyamı aktarmanın, kendimi ifade etmemin tek yolu yazmak. İyi yazmanın formülü sizce nedir? Mustafa Turay: İyi yazmanın formülü yoktur bence. Bu kendinizi ifade etme biçiminize ve aktarımı ne kadar doğru yaptığınıza bağlıdır. Daha iyi yazmak isteyenlere ne önerirsiniz? Mustafa Turay: Daha iyi yazmak isteyenlere nacizane tavsiyem asla vazgeçmesinler ve ne olursa olsun hayallerinin peşinden koşsunlar. Vazgeçmeden savaşmak ve istemek, çalışmak, okumak, sabır, bunlar olduğu sürece hep daha ileriye gidecektir.
|