• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
  • https://www.facebook.com/kitapkonagi
  • https://api.whatsapp.com/send?phone=+905334645270
Okuyalım, Okutalım
Takvim
Site Haritası

Hiç kuşkusuz her yazar için yazmak bir yaşam biçimi, bir felsefe.

Bize kısaca kendinizi tanıtır mısınız?
Ali Yılmaz: Ben roman yazarı Ali Yılmaz, 1974 Gaziantep İslahiye doğumluyum. İlk, orta ve lise eğitimimi Gaziantep’te tamamladım. Atatürk Üniversitesi Turizm ve Otel İşletmeciliği ön lisans mezunuyum. 1994’ten beri Antalya/Manavgat’ta yaşıyorum. İngilizce-Türkçe dillerinde yeminli tercümanım. Ayrıca Almanca, İsveççe ve Norveççe dillerini de konuşabiliyorum.

Yazmaya başlama hikâyenizi öğrenebilir miyiz?
Ali Yılmaz: Dürüst olmak gerekirse bir gün yazabileceğim aklımın ucundan geçmezdi. Fakat büyüklerimizin Fransız işgali ile ilgili anlattıkları bir hikâye beni motive etti. Böylesi kahramanlık destanları unutulsun istemedim. Bu benim için genel anlamda ülkeme, özel anlamda mensubu olduğum Antep toprağına olan vefa borcumdu.

Kaç kitap yayınladınız konusu nedir?
Ali Yılmaz: Bugüne kadar yayınlanmış iki kitabım var. Her ne kadar Fransız işgalini anlatan ‘Hanan Bey’ isimli kitabımla yazmaya başlamış olsam da ilk çıkan kitabım ‘Ben Soffie’ oldu. Ben Soffie isminden de anlaşılacağı üzere İsveçli bir kadının aşk, acı, ihanetin olduğu yaşamını anlatmaktadır. Her iki kitabım da ödül almayı başardı.


Yazmak mı yayınlamak mı zor?
Ali Yılmaz: Yazmanın daha zor olduğunu söylemeyi çok isterdim ama ne yazık ki ülkemizde kitap basmak daha kolay. Hatta birçok yayınevi ne yazdığına bakmadan yazardan parasını alması koşuluyla kitabı basabiliyor. Bence kültürel anlamda edebiyat çok değerli bir alan ve her önüne gelen kitap yazmamalı ve basmamalı. Bu konuda bazı girişimler yapılmalı ve edebi eser olmaktan uzak olan dosyaların basılmamaları gerekir.

Yazarken hangi kaynaklardan beslenirsiniz?
Ali Yılmaz: Ben gerçek yaşam hikâyelerini anlatan romanlar yazıyorum. Çünkü beslendiğim alan iz bırakan insan hikâyeleri. Hâl böyle olunca da ikili ilişkilere çok önem veriyorum. Sosyal yönüm çok güçlü olduğu için genelde yaşanmış hikâyeleri yazmayı tercih ediyorum. Öte yandan birçok dünya dilini konuşuyor olmam bana farklı kültürlerden hikâyeleri işleme imkânı veriyor. Ayrıca çok iyi bir okur olduğum için kitaplardan da besleniyorum. Yakında çıkacak olan Kefen Giymiş Kale isimli kitabım tamamen araştırmalara dayanan bir kitaptır.

Çok okuyor musunuz? Çok genç okumadan yazıyor piyasa kalitesiz kitaplarla dolu fikrine katılıyor musunuz?
Ali Yılmaz: Ben okumayı küpü doldurmak, yazmayı da küpü boşaltmak olarak niteliyorum. Böyle düşünecek olursak okumadan ne öğrenebilir ki? Ortaya edebi bir eser koymak demek sadece bir hikâyeyi anlatmak demek değildir elbette. Öncelikle edebiyatı bilmek ve tanımak lazım ve bunun yolu çok okumaktan geçer. Öte yandan bir yazar sağlam bir dilbilgisi altyapısına da sahip olmalı. Aksi takdirde herhangi bir okuma birikimi olmayan birinin eseri yok olmaya mahkûmdur.

Yazmak sizin için ne ifade ediyor?
Ali Yılmaz: Hiç kuşkusuz her yazar için yazmak bir yaşam biçimi, bir felsefe. Yazarken kaygılarım var, toplumu iyi gözetliyorum. Yazar dediğin muhalif olmalı. Gördüğü her eksiği yazmalı. Yazar çocuklar, kadınlar, hayvanlar ve tabiat için kaygılanmalı. Onların sorunlarını ele almalı. Daha da önemlisi yazdıklarımın benim için değil, okurlarım için ne ifade ettiğine odaklanırım.

Son zamanlarda birkaç mısra karalayanlar hemen kitap çıkarma derdine düşüyor. Sizce bu durum neden kaynaklanıyor?
Ali Yılmaz: Bence bu sosyolojik bakımdan irdelenmesi gereken bir konudur. Çünkü birçok insan bir kitabın üzerinde ismini görmek ister. Bu bazen kimi zaman kişinin egosunu tatmin etmesi, kimi zaman toplum içinde statü kazanma çabası ve daha da vakim olanı ise yazdığını gerçek manada kitap sanmasıdır. Bu arada bunlara yazarken yeni yazarlara ve yazmayı düşünenlere karşı değilim. Ben sadece edebiyat mecrasının boş yere meşgul edilmesine karşıyım.

İyi yazmanın formülü sizce nedir?
Ali Yılmaz: Ben roman yazıyorum ve roman yazarken dikkat edilmesi gereken hususlar var. Takdir edersiniz ki bir roman ortalama 250-300 sayfa arası olabiliyor. Ve yazar kitabın her sayfasından sorumludur. Olay örgüsü, olay kronolojisi, karakterler, kurgu ve dil bilgisi gibi roman tekniğinin olmazsa olmaz kurallarına bağlı kalmak gerekir. Bir roman yazarı aynı zamanda iyi bir okur olmalıdır. Önce kendisi öğrenmeli ki edebiyata iz bırakacak eserler bırakmalı.


Daha iyi yazmak isteyenlere ne önerirsiniz?
Ali Yılmaz: Birinci koşul daha çok okumak ve araştırmak. Mesele sadece kitap okumayla bitmiyor elbette. Yazar kendisini her alanda geliştirmeli. Yeri geldiğinde kitabı hakkında seminer verebilmeli. Verdiği toplumsal mesajlar üzerine bilgi edinmeli ve o konular üzerine makaleler yazmalıdır. Biten dosyayı yayınlamak için acele etmemeli. Birkaç ay demlemeye bırakmalı ve bu süre içinde arada gözden geçirmelidir. Editör ile iyi diyalog içinde olmalı ve dosya baskıya gitmeden önce alanında uzman birkaç kişi tarafından son okuması yapılmalıdır.

Sizce Türkiye’deki kitap okuma oranları tatmin edici mi?
Ali Yılmaz: Ne yazık ki ülkemizde kitap okuma oranları çok düşük. Fakat bu kimsenin kitap okumadığı anlamına gelmesin. Sosyal medya üzerinden örgütlenen okuma gruplarını keyifle takip ediyorum. Okudukları kitapları eleştirel yönden yorumlamaları beni çok mutlu ediyor. O çok okuyan kitlenin genişlemesi çok faydalı olacaktır. Buradan sosyal medya üzerinden örgütlenen okuma gruplarını selamlıyorum.

Kitap okuma alışkanlıklarını arttırmak için neler yapılmalı?
Ali Yılmaz: Ülkemizde son zamanlarda fuar ve benzeri organizasyonlarda ciddi artış söz konusu fakat bunun daha da geliştirilmesi gerekmektedir. Örneğin kitap fuarlarının büyük şehirlerle sınırlı kalmaması gerekir. Bence her şehir, ilçe, belde, nahiye ve hatta köy yazar ve kitaplarla buluşmalıdır. Bir yazar olarak böyle bir sosyal sorumluluk projesinde gönüllü olarak görev almak isterim.

Yeni yazarlara ve yazar adaylarına ne gibi önerileriniz olacaktır?
Ali Yılmaz: Öncelikle ülkemizin yeni yazarlar yetiştirmesi çok önemli. Yeni yetenekler edebiyat dünyasına renk katacaktır. Fakat yazmadan önce çok okumalı ve kendisini geliştirmelidir. Yazdığı kitabı yayınlamadan önce birçok kişiye okutup görüş ve önerilerini almalıdır. Naçizane önerim; üzerinde kendi isimleri olacak kitabın içerik olarak okuru tatmin etmesi ve geçer not alacak seviyede olması gerekir.

Takipçilerimize son bir mesajınız var mı?
Ali Yılmaz: Hepsine kitaplar ışığında mutlu bir yaşam diliyorum. Onlara tavsiyem bol bol kitap okuyup ve okutsunlar.

Saygılarımla



452 kez okundu

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın
Fikir Konağı
Abdullah Küçük
Ev Hapsi Günlerinden

Ali Haydar Koyun
Rakamlarda büyük, güç de zayıf olan topluluk

Derya Kadıoğlu
Yalvaç'ın İnsanları

Fırat Han Koçak
Dünyayı Sömüren Küresel Çeteler - 4

Hanife Mert
Eylül ve Hüzün

Zehra Gaylan Yüksekkaya
"Sahi, Neydi Bayram?"

Abdullatif Acar
Umut Adına Martı Olmak

Afşin Selim
Kitapla Diriliş

Ahmet Aytaç
Yazmak kolaydır, Okutturmak büyük marifet ister...

Altun Özmeşe
Kalpteki Kor Parçası

Aslı Ersoy
Zıtlıkların Öğretisi*

Aynur Hazar
Nice Ömürler Eskir Yaşamanın Teninde

Ayşen Kurban
Eksiğim

Aytekin Duran
Görmek ve Duymak Nasıl Bir Duygudur...

Beyhan Uygur
Şekerci Dede ve Tonton Eşi

Burak Kılıçaslan
Burak Kılıçaslan: Emin Demir ile "Ferman" Üzerine Bir Söyleşi

Çağrı Cebeci
Çağrı Cebeci: Yaşlılık

Dilruba Başak
Her Şey Sevince Güzel

Diyanet İşleri Başkanlığı
Öfkeye Hakim Olmak

Engin Dinç
Dil Belası

Ergül Yılmaz
Bir Demet Şiir

Gamze Karadağ
Kayahan Demir: Gaipten Sesler

Gamze Parlak
İnsanlık Nereye Gidiyor

Gözde Karadağ
Gözde Karadağ: Hakan Yusuf Yılmaz - Alpagut Budun 1 Beklenmedik Keşif

Gülhan Teke Genç
Evrildik (mi?)

Hatice Yatkın Yetişen
Adımı Unutma (İmza: Kadın) / Kitap Yorumu

Havva Yaşar
Tefekkür Üzerine Hasbihal

Hayrettin Gönül
Zaferimiz Daha Bir Yaşında!

İbrahim Ethem Gören
Bir Burak bekleniyor!

İlhan Özgür
Türk Eri

Kaşif Meriçli
Kaşif Meriçli: Little Fugitive

Mahmut Ferhat Alptekin
Demokratik Sol

Mecbure İnal Vela
Çizdim, oynamıyorum!

Mehmet Aydın
Ömer Faruk Kaya: Sus ve Bana Aşkı Anlat

Merve Güney
Güneşin Kızı Biterken

Meryem Seyda Parlak
Psikoloji’ye (Ruh Bilimine) Olan İhtiyaç

Muharrem Dere
Doğu, Batı. Dost, Düşman! Kime Göre?

Murat Ginlik
Kısacık ve Çok Uzun Bir Hikâye

Murat Şaşzade
Küçük Tuhaflıklar

Mustafa Gündoğdu
Ölüm Var...

Nagihan Örsel
Sadece SEN!

Nazan Arısoy
Yağmur'un Aşka Teslim Oluşu

Necati Dilek
Uğruna Şiirler Yazılan Kadın

Necdet Bayraktaroğlu
Büyük Türk Devlet Adamı Timurhan'ın Hayatı, Vasiyeti ve Yasası olan Tüzükat-ı Timur

Nermin Güday Kaçar
Asker Yolu Beklerim

Nurcan Dağ
Yalancı Pollyanna Kitap İncelemesi

Nurhan Işkın
Dedemin Saati

Nurittin Günay
Babamın Jübilesi

Özlem Akşit
Selamlaşma Geleneğinin Toplum ve Gençliğimiz İçin Anlam ve Önemi

Pakize Şeyma Kandemir
Salgının Yeni Yazarları 1

Selahattin Doğan
İyilikde İnatlaşmak

Şükran Pınarcan
Duran Çetin Cüneyt kitabı yorumu

Turan Yalçın
Çay Felsefesi

Yasemin Ilgın
Yasemin Ilgın: Hayallerim

Zeynep Didem Gezgin
Merhamet