• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
  • https://www.facebook.com/kitapkonagi
  • https://api.whatsapp.com/send?phone=+905334645270
Okuyalım, Okutalım
Takvim
Site Haritası

Okumak, akletmek Kuran’ın ilk hükmü.

Turan Yalçın: Bugüne kadar çıkardığınız kitaplar ve konuları nelerdir?
Yalkın Tuncay: Astroloji Mucizesi ve İslam (1999) Kökleri Hz. İdris'e dayanan yıldız ilminin, Kuran, hadis ve tasavvuf ehlinin görüşleri doğrultusunda incelendiği bir kitap çalışması olup, dönemin bu tarzda yazılan kapsamlı ilk kitaplarından biridir.

Kuantsal Birlik Bilinci ve İlahi Aşk (2005). Tasavvuftaki vahdet görüşünü, günümüz kuantum bilgeliği dahilinde kuantum birlik bilinci diyebileceğimiz esaslara göre izah etme gayretinde bir çalışma idi. İkinci bölümde ise İlahi Aşk persfektifinde Muhyiddin İbn Arabi Hz. vasıtasıyla ilk bölümündeki konuların açılımı ve çözümünü içermektedir.

Kuantum Tasavvuf (2015). Farklı algıladığımız teknik terminolojilerin Kuran ve hadis temelinde tek bir esasa, Bir'liğe işaret ettiğini vurgulayan bir çalışma idi.


Allah'a Dost Olmak (2016). Ehli sünnet vel-cemaat çizgisinde hazırladığım çalışma. Müslüman nedir sorusuyla başlayıp, hizmet ehli olmanın, kötülükten sakındırıp iyiliği emretmenin çabası içinde mümine yakışan bir dava adamı hüviyeti sunuyor inananlara. Bir baş ucu kitabı niteliğinde.

Şeriat- Tarikat düzleminde ele alınan bu kitabımız, hakikat-marifet düzlemindeki Kuantum Tasavvuf kitabımızı tamamlayıcı mahiyettedir.

Turan Yalçın: Kuantum konusunda çalışıyorsunuz. Kuantum nedir kısaca anlatır mısınız?
Yalkın Tuncay: Günümüz biliminin ulaştığı pek çok açıklama ve detay mevcut. Aynı zamanda kuantum ile ilgili çalışmalar zannettiğimizin ötesinde çok uzun yıllar geriye gidiyor. Aslında tasavvufi terminolojide yer alan pek çok ifade kuantum fiziği içinde yer alan pek çok anlatımda yerini daha sağlıklı buluyor, daha doğrusu daha iyi bir şekilde yerli yerine oturuyor. Bu noktada tasavvufi terim ve terminolojiyi, kuantum, holografik yapı gibi tanımlamaları öğrenince daha farklı bir gözle (çok boyutlu ancak gerçeğe daha yakın bir anlayışla) tanımlama ve anlama mümkün olabiliyor.

Kuantumun temelinde vahdet görüşü hakimdir. Çünkü tüm yapıların görünen ve görünmeyen tüm yapı ve birimlerin ortak olduğunu, bire bir ve zamandan münezzeh olarak bağlantı halinde olduğunu ifade eder. Tüm sistemler birbiriyle an ve an iletişim halindedir. Ve ilginç olan ise varlık ve yokluk ifadesinin çokluk boyutunda anlam kazandığını bize ispatlar. Çünkü gözlemcinin olmadığı bir ortamda gözlemlenen yok hükmündedir. Varlığa sebep; çokluk ve ikiliktir. Kuantsal boyutta her şey mümkündür. Sonsuz olasılıklar denizinde, dokunduğunuz seçeneğin sonuçları otomatik olarak oluşur, varlık kazanır. Tümde olan bilgiler, parçada; parçadaki özellikler ise tüme aittir. Bu noktada tüm kâinat, tüm evren ve hatta bizler merkez konumunda oluveririz. Bunları algılamak ve sindirmek elbet kolay değil, ancak algılarımızı bu doğrultuda oluşturmak mecburiyetinin olduğuna inanıyorum.

Turan Yalçın: Kuantumun gerçek manada toplum tarafından anlaşılması hangi sorunlara çözüm olur?
Yalkın Tuncay: Toplumsal barışı sağlar. Münafıklık dediğimiz çağımızın en büyük hastalığına çözüm olabilir. Bireysellikten toplumsal algıya geçişi kolaylaştırır. Hatta kendini düzeltmenin topluma en büyük katkıyı sağlayacağı fikrini de olgunlaştırır ve bu konuda gayretli olur.

Turan Yalçın: Kuantumu anlayan insan ile anlamayan insan arasında farklar sizce nedir?
Yalkın Tuncay: Batının dayatması olan 'sen değerlisin ve önceliklisin' fikrinin, gerçekte 'sen başta kendini düzeltmelisin, başkalarını suçlama, önce kendini sorgula, geliştir... ve doğru ol' mesajı olduğunun ayırdına varabilir. Yani; önce ben diyen bir toplumdan, önce sen diyen bir topluma geçiş. Aslında maddeci anlayışın yerine 'insani ve kurani bir yaklaşım' arasındaki fark diyebiliriz özetle.

Turan Yalçın: Kuantum Tasavvuf Kitabınız en ilgi çeken kitabınız. Kitabınızın bu kadar ilgi çekmesinin sebebi nedir?
Yalkın Tuncay: İnsanlar sosyal paylaşım ağları aracılığıyla her türlü bilgiye doğru yanlış demeden ulaşabiliyor. Kişiler ya tamamen bilimsel verilere göre hareket edip değerlendirme yapıyor, ya da bir kısmı işin sadece felsefesinde kalıyor. Amacım bazı tasavvufi konulara farklı bir yaklaşım getirebilmekti. İşin aslı; tayyi mekân, rabıta ve benzeri pek çok konunun günümüzde kuantum teorileri ve atom altı boyutla da izahlarının mümkün olabileceğini izahat idi. Yani kuantumu en iyi evliyaların bildiği gerçeğini bir ölçüde yansıtabilmekti.

Turan Yalçın: Kuantumun gerçek manada toplum tarafından anlaşılması hangi sorunlara çözüm olur?
Yalkın Tuncay: Toplumsal barışı sağlar. Münafıklık dediğimiz çağımızın en büyük hastalığına çözüm olabilir. Bireysellikten toplumsal algıya geçişi kolaylaştırır. Hatta kendini düzeltmenin topluma en büyük katkıyı sağlayacağı fikrini de olgunlaştırır ve bu konuda gayretli olur.

Turan Yalçın: Yakın zamanda “Bütüncül Şifa” adında kitap çıkardınız. Nedir Bütüncül Şifa? Bu kitapta neyi anlattınız?
Yalkın Tuncay: İnsan bütünsel bir yapıya sahip, ruhuyla, zihin yapısıyla ve bedeniyle farklı boyutları bir arada taşıyan eşsiz bir yapı. Bu üçlü sistemde her birinin ihmal edilmeden dengeli bir şekilde birbirini desteklemesi gerekiyor. Hepsinden önemlisi fıtrata yani doğasına uygun bir yaşam sürmesi, beslenme tarzı geliştirmesi gerekiyor. Kitapta bu iki konu çerçevesinde 5 bölümde konuyu inceledik.

Birinci bölümde holistik (bütüncül) farkındalık konusunu anlatmaya çalıştım. Aslında bu bölüm aynı zamanda bir önceki KUANTUM TASAVVUF kitabımı şifa alanına bağlayan bir köprü mahiyetindeydi. Şöyle ki insanı ve kâinat sistemini anlamadan sağlık tek başına bir şey ifade etmeyecekti. Kainattaki insan olarak yerimizi anlamadan, birlik bilinç ve şuurunu idrak etmeden; bireysel bir şifa ve sağlık anlayışına geçiş yapamayacağımızı anlatmaktadır.

İkinci bölümde ise, bütünsel terapi ve şifa başlığı altında ruh, zihin ve beden ilişkisi anlatılarak, farklı şifalanma ve tedavi süreçleri ana hatlarıyla anlatmaya çalıştık. Üçüncü bölümde; enerjimizi yükseltmek için kişisel olarak yardım almadan yapacağımız pratik uygulama ve bilgilere yer verildi. Dördüncü bölümde ise bütünsel beslenme, helal, haram ve fıtrat odaklı bir yaşam tarzının ipuçları vermeye çalıştık. Beşinci bölümde ise bio terör ve epifiz bezi hakkında oldukça detaylı bilgilendirmeler yapıldı. Üçüncü gözümüzü nasıl açık tutabileceğimiz ve bu bezin kireçlenmemesi için neler yapmamız gerektiği detayları ile anlatıldı.

Turan Yalçın: İnsanın iyileşmesi kendi içinde mi çoğu zaman?
Yalkın Tuncay: İnsanın bütüncül bir yapıya sahip olduğunu belirtmiştim, bu noktada bu üçlü (ruh-zihin ve beden) dengesini kurmak öncelikle bireyin kendi sorumluluğundadır. Yani kendine emanet verilen bedeni, zihin gücüyle ve ruhunu tekâmül ettirmek suretiyle beslemek ve desteklemek zorundadır. Dışsal yardım bu sorumluluğun ve görevin hakkıyla yerine getirilememesi sonucu oluşmaktadır çoğu kez. Koruyucu hekimlik, düşünce tarzı, olaylara yaklaşım şekli, sağlıklı bir beslenme ve yaşam tarzı bu kapsamdadır.

Turan Yalçın: Bütüncül Şifa Kitabınızı genelde kimler okumalı?
Yalkın Tuncay: Kitabımı herkes okuyabilir. Bireyler kendilerini şifalandırma bilincini edindiği gibi başkalarına da bu bilinci aşılayabilir ve yol gösterici olabilir. Diğer bir ifade ile hepimiz birer şifacıyız. Bunu hem kendimiz hem çevremiz için uygulayabilir ve uygulatabiliriz. Şifanın suya aktarılması, beden üzerinde belli noktalara yapılacak hafif vuruş çalışmaları, nefes teknikleri bunlardan birkaçı olarak sayılabilir.

Turan Yalçın: Sizce bir insanın kitapta okuduklarını uygulayarak şifalanması mümkün mü?
Yalkın Tuncay: Elbette mümkün. Çünkü pek çok rahatsızlığın sebebi düşünce sistemimiz ve hayata bakış açımızla yakından ilgili. Kitabımızla hayata ve kendimize bakış açımızı yeniden düzenlemeyi hedefledik. Holistik farkındalık dediğimiz bakış açısını oluşturmaya çalıştık.


Turan Yalçın: Bu konular sadece kitap okuyarak uygulamakla da çözülebilir mi?
Yalkın Tuncay: Kitaplar sadece uyarıcı faktörlerdir. Önemli olan amellerdir, tatbikattır. Yani hayata geçirebildiklerimiz ve çıkarabildiğimiz derslerdir alabildiğimiz, öğrendiklerimiz. Eşimizle, çocuklarımızla, patronumuz ve çalışanlarımızla ilişkilerimizde öğrendiklerimizin ne kadarını hayatımıza geçirebiliyoruz. Sinirlilik, nefret gibi duyguları hangi alanda ve nasıl kanalize ediyoruz, bu ve benzeri soruları tüm öğrendiklerimiz dahilinde nasıl yaşıyor ve uyguluyoruz bunları iyi tahlil etmek gerek.

Turan Yalçın: Yazdığınız kitapları okuyan insanlar sizce neler kazanırlar?
Yalkın Tuncay: Okuyucunun daha geniş bir vizyondan bakışını sağlamak şeklinde özetleyebiliriz. Belki de gereksiz olarak gördükleri pek çok dini uygulamanın aslında insana ne kadar büyük değerler kattığını anlayacaklardır. Düşünün ki her şey birebir iletişim halinde. Bu bilgiyi alan bir insan nasıl dedikodu edebilir, nasıl kötülük düşünebilir, ya da nasıl başkasına zarar verebilir? Bütünlük algısına sahip olan biri düşüncelerinden bile sorumluluk duymaya başlarsa işte tasavvufi yapının ilk basamağında ilerlemeye başlamış olur. Sizin söylediğiniz bir sözün, başkası hakkındaki düşünce ve fikirlerinizin tüm kâinat üzerindeki etkisini gördüğünüzde islami yaşantıdaki kuran emir ve hadis önerilerinin hakiki manasını daha iyi kavrama imkanına da kavuşursunuz.

Turan Yalçın: Bunca kitap yazmanıza ve deneyiminize rağmen kurslara devam ediyorsunuz. Öğrenmek sınırsız mı sizce?
Yalkın Tuncay: Bu zamana kadar kişisel gelişim adı altındaki sayısız eğitim aldım, çok değerli insanların rehberliğini aldım. İlim Allah’a aittir ve sonsuzdur. Bu nedenle öğrenmek de sonsuzdur. Yüce Allah bilenle bilmeyeni bir tutmadığını açıkça beyan ediyor. ’’De ki: Hiç bilenlerle bilmeyenler bir olur mu? Doğrusu ancak akıl sahipleri bunu düşünüp anlar.” (Zümer/9)

Okumak, akletmek Kuran’ın ilk hükmü. Tüm kitaplar ancak Kuran’ı daha iyi anlayabilmemiz için okunmalı. İlim Allah’ındır, bu nedenle ilmi de Allah’tan istemek gerekiyor. Bunun tek yolu ise samimiyetle talepte bulunmaktır.



324 kez okundu

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın
Fikir Konağı
Abdullah Küçük
Ev Hapsi Günlerinden

Ali Haydar Koyun
Rakamlarda büyük, güç de zayıf olan topluluk

Derya Kadıoğlu
Yalvaç'ın İnsanları

Fırat Han Koçak
Dünyayı Sömüren Küresel Çeteler - 4

Hanife Mert
Eylül ve Hüzün

Zehra Gaylan Yüksekkaya
"Sahi, Neydi Bayram?"

Abdullatif Acar
Umut Adına Martı Olmak

Afşin Selim
Kitapla Diriliş

Ahmet Aytaç
Yazmak kolaydır, Okutturmak büyük marifet ister...

Altun Özmeşe
Kalpteki Kor Parçası

Aslı Ersoy
Zıtlıkların Öğretisi*

Aynur Hazar
Nice Ömürler Eskir Yaşamanın Teninde

Ayşen Kurban
Eksiğim

Aytekin Duran
Görmek ve Duymak Nasıl Bir Duygudur...

Beyhan Uygur
Şekerci Dede ve Tonton Eşi

Burak Kılıçaslan
Burak Kılıçaslan: Emin Demir ile "Ferman" Üzerine Bir Söyleşi

Çağrı Cebeci
Çağrı Cebeci: Yaşlılık

Dilruba Başak
Her Şey Sevince Güzel

Diyanet İşleri Başkanlığı
Öfkeye Hakim Olmak

Engin Dinç
Dil Belası

Ergül Yılmaz
Bir Demet Şiir

Gamze Karadağ
Kayahan Demir: Gaipten Sesler

Gamze Parlak
İnsanlık Nereye Gidiyor

Gözde Karadağ
Gözde Karadağ: Hakan Yusuf Yılmaz - Alpagut Budun 1 Beklenmedik Keşif

Gülhan Teke Genç
Evrildik (mi?)

Hatice Yatkın Yetişen
Adımı Unutma (İmza: Kadın) / Kitap Yorumu

Havva Yaşar
Tefekkür Üzerine Hasbihal

Hayrettin Gönül
Zaferimiz Daha Bir Yaşında!

İbrahim Ethem Gören
Bir Burak bekleniyor!

İlhan Özgür
Türk Eri

Kaşif Meriçli
Kaşif Meriçli: Little Fugitive

Mahmut Ferhat Alptekin
Demokratik Sol

Mecbure İnal Vela
Çizdim, oynamıyorum!

Mehmet Aydın
Ömer Faruk Kaya: Sus ve Bana Aşkı Anlat

Merve Güney
Güneşin Kızı Biterken

Meryem Seyda Parlak
Psikoloji’ye (Ruh Bilimine) Olan İhtiyaç

Muharrem Dere
Doğu, Batı. Dost, Düşman! Kime Göre?

Murat Ginlik
Kısacık ve Çok Uzun Bir Hikâye

Murat Şaşzade
Küçük Tuhaflıklar

Mustafa Gündoğdu
Ölüm Var...

Nagihan Örsel
Sadece SEN!

Nazan Arısoy
Yağmur'un Aşka Teslim Oluşu

Necati Dilek
Uğruna Şiirler Yazılan Kadın

Necdet Bayraktaroğlu
Büyük Türk Devlet Adamı Timurhan'ın Hayatı, Vasiyeti ve Yasası olan Tüzükat-ı Timur

Nermin Güday Kaçar
Asker Yolu Beklerim

Nurcan Dağ
Yalancı Pollyanna Kitap İncelemesi

Nurhan Işkın
Dedemin Saati

Nurittin Günay
Babamın Jübilesi

Özlem Akşit
Selamlaşma Geleneğinin Toplum ve Gençliğimiz İçin Anlam ve Önemi

Pakize Şeyma Kandemir
Salgının Yeni Yazarları 1

Selahattin Doğan
İyilikde İnatlaşmak

Şükran Pınarcan
Duran Çetin Cüneyt kitabı yorumu

Turan Yalçın
Çay Felsefesi

Yasemin Ilgın
Yasemin Ilgın: Hayallerim

Zeynep Didem Gezgin
Merhamet