Yazmak benim için okumak gibidir. Bize kısaca kendinizi tanıtır mısınız? Nevra Karataş: 34 yaşındayım ve doğma büyüme Adana'lıyım. Evli ve iki erkek çocuğuna sahibim. Enerjik, keyifli, mutlu, her anını dolu dolu yaşayan ve öğrenmeye açık bir insanım. Asıl mesleğim, kuaförlük ve ayrıca Mesleki Eğitim Merkezinde mesleğim üzerine okudum. Şu anda ise normal açık öğretime devam etmekteyim. Yazmaya başlama hikâyenizi öğrenebilir miyiz? Nevra Karataş: Küçük yaştan itibaren yazıyorum. Günlük olarak başladığım serüvene senaryo olarak devam ettim. Kuaförlük okulunda öğle molalarında yazdığım senaryoyu, dönemin en ünlü yönetmenlerinden Sinan Çetin'e yollamaya çalışmıştım. Ancak bir cevap alamadığıma göre ulaşmamış.
Sonraları Wattpad'i keşfettim ve oraya ilk önce okur olarak katıldım. Bazı yazar arkadaşlarıma kurgu verdim ve hatta onlardan biri şimdilerde kitap oldu. Ardından kendim yazmaya başladım ve hâlâ yazıyorum. Bunların yanı sıra tiyatro denemelerim de var. Neredeyse 15, 20 yıldır yazıyorum. Kaç kitap yayınladınız konusu nedir? Nevra Karataş: Toplamda 5 kitap, 6 hikâye olarak yayımlandı. Son kitabım, arkalı önlü iki kapak olarak iki ayrı hikâye olarak basıldı. Aşk romanı yazıyorum ancak salt aşk değil. Konusunun temelinde aşk olsa da içeriği; polisiye, psikoloji, töre, aksiyon, komedi olarak değişiyor. Kısacası her türde yazıyor ve daha birçok konuyu harmanlıyorum. Sırasıyla basılı olan; Yüreğimde Saklı Sevdan - Doğunun İncisi - Yazmira - Yüreğimin Kıyılarında - Aşk Bulutu&Mucizenin Renkleri adlı kitaplarım var. Ayrıca basılmayı bekleyen 21 hikâyem daha var ve bunların birçoğu Wattpad sitesinde yayımlandı.
Yazmak mı yayınlamak mı zor? Nevra Karataş: Aslında yazmak benim için hiç zor değil. Güçlü bir hayal gücüm var ve kurgu üretmekte zorlanmıyorum. Sadece zamansızlık gibi bir sorunum var. Bana zaman yetmiyor çünkü günlük hayatımda ilgilenmem gereken çok şey var. Onun dışında sabahtan akşama kadar yazabilirim. Ayrıca yazdığım hikâyelerim, içime sinmeden okura sunmam. Yayınlamak konusuna gelince; iyi bir yayınevine denk gelmemişsek yayımlamak çok zor. Yazarken hangi kaynaklardan beslenirsiniz? Nevra Karataş: Yaşadığım, okuduğum ve gözlemlediğim her şey benim için bir kaynaktır. Yazdığım konularla ilgili doğru bilgiler için, internet ortamı ve tecrübe sahibi insanlar, en büyük besin kaynağımdır. Çok okuyor musunuz? Çok genç okumadan yazıyor piyasa kalitesiz kitaplarla dolu fikrine katılıyor musunuz? Nevra Karataş: Evet, çok fazla ve korku hariç her türde kitap okurum. Sadece kitap da değil, bulabildiğim her türlü kaynağı okumayı severim. İkinci soruya gelince; kalitesiz kitap demeyelim de emek verilmeden, sadece yazarı popüler olduğu için ya da bazı sitelerde çok okunduğu için basılan kitaplara üzülüyorum. Çünkü içeriğinin, yaratılan algı açısından uygun olmadığını düşünüyorum. Kitap okumak istemeyebilirler ama en azından kendi yazdıklarını okuyup, nasıl bir mesaj verdiklerini ve gençlere nasıl örnek olduklarını bilsinler isterim. Yazmak sizin için ne ifade ediyor? Nevra Karataş: Çok fazla şey... Yazmak benim için okumak gibidir. Büyülü bir dünyaya adım atmak ve orada kendi hayalinin gücünü görmek, yaşatmak, bunlar olağanüstü mutluluk verici. Bana aitler ve benim dünyalarım. Hislerimi, düşüncelerimi başka insanlara yansıtmak ve aslında olması gereken bazı şeyleri kendi fikirlerimle yazıp, okurlarımla paylaşmak; bir nevi tanımadığım birçok kişiyle oturup sohbet etmek gibi. Çünkü geri dönüşler muhteşem oluyor. İyi yazmanın formülü sizce nedir? Nevra Karataş: Sadece kendim olmak ve ne istediğini bilmek çok önemli. Yazdığım şeyleri kısıtlamadan ve özgürce satırlara dökmek en iyi yazım şeklidir. Tabii ki çok okumak, araştırmak da bu işin artısı. Daha iyi yazmak isteyenlere ne önerirsiniz? Nevra Karataş: Öncelikle bol okumak, araştırmak ve yetenekleri olduğuna inanıyorlarsa asla vazgeçmemek gerektiğine inanıyorum. Hayal gücü gibi kalemi de özgür bırakıp, kalpten geçeni istedikleri gibi satırlara döksünler. Ama mutlaka üçüncü bir göze okutup, eleştiriye açık olsunlar. En önemli şey, geride iyi eserler bırakmak olsun.
|